Bu yılın başlarından itibaren bazı sinema hareketleri, bu hareketlerin ürettiği filmler ve günümüz sinemasında insanın niteliklerine ilişkin birtakım noktaları açık eden birkaç film hakkında düşüncelerimi ifade etmiş bulundum. Bu süreç aynı zamanda, “hakkında düşünmeye değer†diyerek işaretlediğim filmlerin ve sinema hareketlerinin açığa çıkma süreciydi. Sinema yazıları yazmanın, “hakkında düşünmeye değer†filmleri açığa çıkarmak denen şey olduğunun anlaşılabilmesi için, “film†sözcüğünün hayatımızda göstergesi olduğu olgunun izah edilmesi oldukça faydalı olacaktır.
Perdeye yansıtılan görüntülerin oluÅŸturulmasında ve insanlara sunulmasında farklı ilkeler belirleyici olabilmektedir. Ancak bu ilkeler arasından yalnızca bir tanesi çağımızdaki hâkim/anaakım ilke halini alabilmiÅŸtir. Bu hâkim ilke, “film†sözcüğü ve bu sözcüğün hayatımızda pratikleÅŸen hali hakkındaki algılamalarımızın belirleyicisi olmaktadır. Yani biz insanların, “filmâ€in ne olduÄŸu hakkındaki fikirlerimiz, film üretimine dünya çapında seyrini veren “hâkim ilkeâ€den bağımsız bir ÅŸekilde oluÅŸamamaktadır. Bu anaakım ilkenin ve bir filmin yapılmasında belirleyici olabilen diÄŸer ilkelerin izahı için öncelikle yazının baÅŸlığındaki soru’yu bir miktar geniÅŸletebiliriz: Film Nedir? Düşünmek mi, tatmin olmak mı?
II- Sanatı bir düşünme ve ifade etme biçimi olarak kabul etmek önemlidir. İnsan, varlığına birtakım anlamlar verir, ardından bu anlamlardan hareketle kendini gerçekleştirme çabasında bulunur. En sonunda ise gerçekleştirdiği hayatı tasvir etme eylemine girişir. İşte bu en sonuncusu sanat olabilir. Yani insanın, hayatı düşünme ve tasvir etme eylemi. Film’in bir sanat olduğunu kabul etmemiz doğal olarak film’in bir düşünce biçimi olduğunu fark etmemizi sağlayacaktır. Kaldı ki, film, kendi dışındaki diğ
No friends yet.
No wall posts yet. Be the first to write something!